Çiftler Tenis Turnuvası Finalleri


Tenço Çiftler Tenis Turnuvası uzun süredir devam ediyordu. Bu akşam da finallerin oynanacağı haberini alır almaz soluğu tenis kulübünde aldım. Karışık çiftler finaline yetişememiştim. Ama ben vardığımda yenice çift bayanlar finali başlıyordu. Bayanların maçı olduğu için "maç vasat olacak" ön yargısı ile maçı izlemeye başladım. Ancak pek vasat olduğu söylenemezdi. Kupa için verdikleri mücadele görülmeye değerdi. Oynayanları falan tanımıyordum. Ancak çok çekişmeli geçen iki setin ardından, maç 2-0 bitmişti...

Tenisin en sevdiğim yanı, centilmenliğin hiç bir zaman unutulmuyor olmasıydı. Aynı mücadele bir kortta değilde, bir futbol sahasında olsaydı maç bitişinde kan gövdeyi götürüyor olabilirdi. Ama tenis öyle değil. Maç bitiminde, kaybeden de kazanan da gülen yüzler ile fotoğraf çekindiler. Birbirlerini tebrik ettiler ve kupalarını aldılar.

Ardından çift erkekler sahaya çıktı. Bayanların maçı kadar çekişmeli değildi maçın başlangıcı. İlk iki oyunun ardından, hem üşüyor olmamın etkisiyle, hemde maçın tat vermemesi sebebiyle korttan ayrıldım. İlk iki oyunu alan tarafın, maçı da kazanacağına adım gibi eminim. Çünkü oyun itibariyle diğer takımdan bir hayli üstünler.

Çift erkekler finalinde ter döken sporculardan biri de belediye başkanının oğlu. Belki de bu sebepten ötürü, belediye başkanı da maça geldi bugün.

Ben üşüdüğüm için, işletmeden defalarca polar istememe rağmen, polar bulamayan değerli işletmeci, belediye başkanının ilk isteğinde, tak diye poları takdim etti. Sonra bu durumu kendisine sorduğumda "abicim belediye başkanına zor buldum, sana nasıl bulayım" dedi. Ben üşümeye devam ettim..
İşletmecinin bu davranışı, literatürde yavşaklık olarak geçmesine rağmen bunu ona söylemedim. Verdiği cevap karşısında gülümsedim ve yerime oturdum. Sonra göz yaşlarıma hakim olamadığımı farkettim.. Şaka lan şaka. Sövdüm sadece...

Yorumlar